"Türkiye-Kazakistan Dostluk Gecesi"nde bozkırlar çınladı

 

 

Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ), Kazakistan Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliği, Türkistan Toyu ve Türkiye Ekonomik Siyasal ve Stratejik Araştırmalar Merkezi (TESAM) tarafından Bursa Uludağ Üniversitesi’nde Kazakistan’ın bağımsızlığının 27. yılı dolayısıyla Dostluk Gecesi yapıldı.

Prof. Dr. Mete Cengiz Kültür Merkezi'nde düzenlenen etkinliğe Kazakistan'ın Ankara Büyükelçisi Abzal Saparbekuly, Rektör Prof. Dr. Yusuf Ulcay, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Yüce,  Bursa Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Ahmet Yıldız, TESAM Genel Başkanı M. İlyas Bozkurt, Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, MHP Bursa İl Başkanı Cihangir Kalkan, Kazak konuklar ve vatandaşlar katıldı. Kazakistan ve Türk Milli marşlarının okunmasıyla başlayan gecede konuşan Kazakistan Büyükelçisi Saparbekuly, 16  Aralık tarihinin Kazakistan’ın bağımsızlığının 27. Yıldönümü olduğunu ve bu etkinliği böyle bir günün öncesinde yapılmasının anlamlı olduğunu söyledi.

Kazakistan'ın Türklerle dost olmaktan öte kardeş olduğunu vurgulayan Saparbekuly, bunu bu tür programlarla hatırlamanın gerektiğini ifade etti. Saparbekuly, şöyle konuştu:

"Türk dünyası zengin, derin, araştırdıkça bitmeyen kültürüyle değeriyle ve mutlaka geleceğiyle önemli bir ülke. Türk dünyası ortak bir geleceğimizdir. Türk dünyasının geçmişi nasıl şanslı olduysa mutlaka tekrar geleceği de güzel ve şanlı olacaktır. Türk devletleri, dünya teknolojisine, istikrarına, medeniyetine nasıl huzur getirdiyse mutlaka bir gün gelecek ve yine aynı huzuru verecektir. Bu konuda Kazakistan'da da köklü bir çalışma yapılıyor." 

UÜ Rektörü Prof. Dr. Yusuf Ulcay da etkinliğe ev sahipliği yapmaktan dolayı mutlu olduklarını ifade etti. Türkiye’nin ve kardeş ülkelerin stratejik bir coğrafya üzerinde yer aldığını ve bu nedenle avantajları bulunduğunu, ancak bu avantajların emperyalist ülkeler açısından bir tehdit olarak görüldüğünü belirten Ulcay,  “Türkiye ve Kazakistan’ın güçlerini bu noktada birleştirmesi gerekir. İki ülkenin en büyük avantajı doğal kaynakları ve genç insan kaynağına sahip olmasıdır. Gençlerimizi iyi değerlendirmemiz gerekir. Doğal kaynaklarımızı kendimize ait teknolojimizle işlememiz gerekiyor. Maalesef İslam ülkelerinde doğal kaynakları işleyecek teknoloji geliştirilemediği için emperyalist ülkelerin insafına kalınmaktadır. Burada biz üniversitelere düşen görev, insan kaynağını geliştirmektir. Şu anda ülkemizin yanı sıra 133 değişik ülke ve bölgeden toplam 6 bin 343 misafir öğrenciye eğitim veriyoruz. Bu öğrencilerin 125’i Kazakistan’dan. Sadece bu yıl Uludağ Üniversitesi’ne 13 bin 500 yabancı öğrenci adayı başvurdu. Bunların ancak 2 binini alabildik. İnşallah önümüzdeki sene 2 bin 500’e çıkaracağız. Ayrıca biz de Kazakistan’a öğrenci göndermek istiyoruz” dedi.

Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Yüce de, Türk dünyasının büyük bir coğrafya, büyük bir tarih ve büyük bir kültürel değer olduğuna işaret ederek şunları söyledi:

 “Her ne kadar çeşitli boylara ayrılmışsak da aynı acıyı, aynı sevinci paylaşırız. Kurtuluş Savaşı döneminde ve Birinci Dünya Savaşı sonrasında biz burada ızdırap çekerken Azerbaycanlı şair Ahmet Cevat, ‘Çırpınırdı Karadeniz,  selam Türkün bayrağına…’ diyebilmiştir. Kazakistanlı Mağcan Cumabay uzaktaki kardeşine ağıt yakmıştır. Kazakistan Türk dünyasının merkezidir, bu nedenle önemlidir. Kazak kardeşlerimizi burada misafir ettiğimiz için mutluyuz. Bize, birbirimizle yeniden kucaklaşmanın zamanı geldiğini hatırlattıkları için teşekkür ediyorum.”

TESAM Genel Başkanı İlyas Bozkurt da konuşmasında, Türk dünyasının kardeşliğini ifade ederken, “Türk dünyasının Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan, Kırgızistan, Azerbaycan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Türkiye Cumhuriyeti yedi büyük devlet ama tek millet. Yedi devlet tek millet.  250 milyon Türk yaşıyor bu coğrafyada. Bunların güçlerini birleştirdiğini düşünebiliyor musunuz? Düşünebiliyor musunuz 250 milyon nüfuslu bir birleşik devletlerin oluştuğunu? Anında dünyanın en büyük süper güçleri arasına girersiniz. Müthiş bir gençlik, enerji kaynakları ve sanayisiyle müthiş bir güç. Ama bu bir süreç. Bu sürecin başlangıcında da işte bu kültürel birlik ve beraberlik yatıyor” dedi.

Konuşmaların ardından Kazakistan'dan gelen halk oyunları ekipleri, milli kültürlerini, değerlerini ve yörelerini anlatan gösteriler yaptı, şarkılar söyledi.

Coşkulu geçen gecenin sonunda, Türk dünyasına ait oyunlar ve türküler seyirciler tarafından ayakta alkışladı.

    

Sosyal-Paylaşım

Anasayfaya Dön Son Haberler Haber Arşiv

Haber Tarihi : [16-Ara-2018]

Haber Görüntüleme : 2.827 - 0