Radikal dinci terör örgütlerine karşı İslami eğitim önerisi

 

Sakarya Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ertan Efegil, radikal dini terör gruplarıyla mücadele şeklinin değişmesi gerektiğini belirterek, “Askeri yöntemler onları daha da radikalleştirmektedir. Yapılması gereken, çocuklarımıza ilkokulda ve ortaokulda İslam dinini öğretmektir. Ancak önce İslam âlimlerinin İslam konusunda bir araya gelip anlaşması gerekir” dedi.

Uludağ Üniversitesi’nin düzenlediği  “Dünya Politikasındaki Kriz ve Değişim” konulu uluslararası kongrede, strateji uzmanları ve akademisyenler son yıllarda dünyayı ve Türkiye’yi tedirgin eden radikal dinci terör gruplarını bilimsel platformda ele aldı.

Sakarya Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ertan Efegil, “Radikal Dini Terör Grupları ile Mücadelede Benimsenmesi Gereken Yeni Strateji” konulu bildirisinde terör konusunda ilginç önerilerde bulundu.

“İSLAM DİNİ EĞİTİMİ ŞART AMA HANGİ İSLAM?”

Radikal dini terör gruplarına karşı 2014 yılına kadar güvenlik yöntemleri ve askeri yöntemlerin uygulandığını anlatan Prof. Dr. Ertan Efegil, etkili olmayan bu stratejilerin yerine yeni stratejilerin gerektiğini söyledi.   Prof. Dr. Efegil, görüşlerini şöyle savundu:

“Bugüne kadar radikal dini terör örgütleriyle izleme, dinleme ve eylemi gerçekleştirdikten sonra yakalamaya dayalı güvenlik yöntemi ile askeri yöntemlerle mücadele ediliyordu. Ama canlı bomba kendini uçurunca yakalama imkânı da ortadan kalkmaya başladı. Şimdi ise izleme, dinleme ve eylemden önce yakalama yöntemini uyguluyorlar. Bir taraftan da uluslararası koalisyon olarak askeri operasyonlar yapılıyor. Bunlara ek olarak bir de camilerde hutbe okutuluyor.  Ancak askeri yöntemler karşı tarafı daha da radikalleştiriyor. Bedeni değil ruhu öldürmek gerekiyor. Bedeni öldürdüğünüz zaman ruhu başka bedenleri buluyor. İslam dinini eksik ya da yanlış bilenler, radikal İslamcıların doktrinlerine kolay inanıyor. Kimlerin potansiyel olarak bu terör örgütüne katılacağını önceden tespit edemediğimize göre, radikalleşmeyi önleyecek bir süreç oluşturmamız gerekir. Bu da İslam dinini ilkokulda ve ortaokulda öğretmekle mümkündür. Ancak öncelikle din âlimlerinin İslam konusunda bir araya gelmesi gerekiyor.”

‘HUTBELER ETKİSİZ’

Radikal dinci örgütlerin ideolojisinin yanlışlarının hutbelerle anlatılmaya çalışıldığını belirten Prof. Dr. Efegil, “Bu da etkili olmadı çünkü bu insanlar diyanetin camilerine zaten gitmezler. Bir de bu insanlar ciddi şekilde doktrinleştirilmiş, beyinleri kapalı insanlar. Zayıf bir hutbeyle bir şey alması mümkün değil” dedi.

Radikal dini örgütlerle mücadelenin eksik yürütüldüğünü ifade eden Efegil, bu örgütlerin kitaplarının kolayca basılıp herkese ulaştığını, dergilerinin elektronik ortamlardan okunabildiğini kaydetti. Efegil, web sayfalarına erişimin daha yeni engellenmeye başlandığına işaret etti.

CEZAEVLERİNE DİKKAT

Prof. Dr. Efegil, radikal dinci terör örgütleriyle mücadele edecek stratejiler geliştirirken, cezaevlerini de unutmamak gerektiğine dikkat çekerek, “Cezaevleri onlar için okul olabilir. Şüpheli olarak girenler, orada kitaplar okuyup radikalleşerek çıkıyor. Radikal olan daha da radikalleşiyor” dedi.

DİĞER KONUŞMACILAR

Oturumda konuşan Sakarya Üniversitesi’nden Arş. Gör. Ayşe Selcan Özdemirci Suriye iç savaşının Lübnan üzerindeki etkilerini, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Mustafa Yetim Ortadoğu’daki bloklar ve Türkiye’nin yeni bir bloka doğru kayıp kaymadığını, Batman Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Murat Silinir ise Arap baharının vaat edip veremediklerini ele aldı.

Sosyal-Paylaşım

Anasayfaya Dön Son Haberler Haber Arşiv

Haber Tarihi : [26-Eki-2017]

Haber Görüntüleme : 3.790 - 0