-Halk arasında “kurdeşen” olarak bilinen ve kaşındıkça kızarık, kabartılı bir görünüm alan “ürtiker” hastalığı, birçok kişinin korkulu rüyası haline dönüştü.
-En az 6 hafta süren ve tamamen yok olması bazen 25 yılı bulan ürtiker (kurdeşen), ne zaman ve nerede ortaya çıkacağı belli olmadığı için birçok hastayı iş ve günlük hayatında büyük strese sokuyor.
-Kolay teşhis edilmesine karşın, hekimler tarafından farklı yaklaşımlar uygulanması nedeniyle birçok hastanın sabretmeyerek süreçten yılması, Türk dermatologlarını harekete geçirdi.
Türk Dermatoloji Derneği ve Dermatoimmunoloji ve Allerji Derneği çeşitli üniversitelerdeki dermatologları bir araya getirerek, kurdeşene doğru tanı ve tedavinin uygulanmasını sağlamak amacıyla “Türkiye Ürtiker Tanı ve Tedavi Kılavuzu”nu yayınladı.
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Emel Bülbül Başkan’ın da yazarları arasında bulunduğu kılavuz, kurdeşenle ilgili Medline veriler ve 2000-2016 yılları arasında yayımlanan tüm kurdeşen tanı ve tedavi kılavuzları ve uzman görüşleri incelenerek hazırlandı.
Kanıta dayalı verilerden ve kişisel deneyimlerden yola çıkarak hazırlanan kılavuz, kurdeşen hastalarında tanı ve tedavi yaklaşımlarını yönlendirerek, hem hekimlerin hem de hastaların işini kolaylaştırmayı amaçlıyor.
ÜRTİKERE DİKKAT
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı öğretim üyeleri, “1 Ekim Dünya Ürtiker Günü” dolayısıyla, kurdeşen hastalarını bir araya getirerek, hastalıkla ilgili son gelişmeleri anlattı.
UÜ Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Emel Bülbül Başkan, hastalığın stres ve toplumsal travmalara bağlı olarak ortaya çıkabildiği veya alevlendiğini, tedavisinin de sabır gerektirdiğini söyledi. Tanısı zor olmamasına rağmen bazen hekimlerin farklı yaklaşımlar uygulaması nedeniyle hastaların yılgınlık gösterdiğini vurgulayan Prof. Dr. Emel Bülbül Başkan, bu sorunu çözmek amacıyla TÜRKDERM dergisinde ulusal bir kılavuz yayınladığını, kurdeşenin tanı ve tedavisinde bu rehberin dermatologlara yol göstereceğini söyledi.
“1 Ekim Dünya Ürtiker Günü” nedeniyle kurdeşen (ürtiker) hastalarına verilen seminerde konuşan Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayriye Sarıcaoğlu, bazı gıda maddelerinin, ilaçların ve enfeksiyonların ürtikere yol açabildiğini, bunların da kişiye göre değişebildiğini, bazı ürtikerlerin ise soğukla temas, ağır bir eşya taşıma, sıcakla temas, vücut ısısının herhangi bir nedenle (örneğin eklem ağrıları) artması, güneşe çıkma, suyla temas gibi fiziksel nedenlere dayandığını, bunların çeşitli testlerle ortaya çıkarılabildiğini kaydetti.
Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kenan Aydoğan da, üst solunum yolu enfeksiyonları, ilaçlar, aspirin, diş çürükleri, haşere ısırıkları, lastik, gıda katkı maddeleri, kolalı içecekler, meyve suları ve eldivenlerin de bazı kişilerde kurdeşene yol açabildiğini hatırlatarak, diyet uygulamaları tedavi süreciyle ilgili bilgiler verdi.
Anasayfaya Dön Son Haberler Haber Arşiv